Cuma, Şubat 22, 2008


TANINMA KORKUSU
Cafer Keklikçi

ağzınızı sesime alıyorum artık siz başka bir kapı bulun
en iyisi pencereden atlasanız iyi edersiniz
şapkamı kaldırıyorum İstanbul'dan Maraş'a
gitmeyeceğim: güneşin boyasından damlayan kuşlardan
karıştırıyorum galiba ben dünyanın gerekmeyen bir tarafını
iyi ezberleyin beni rûz-i mahşerde sorarım ben sorarım
bu birinci şerhim: pardesümü alıyorum bu parktan

geldim sakalımla geldim akşama kadar geldim
sonra birden gençleşince kendimi tutmadan:ismimden
her yerde şenlik başladı ayağım döndü ay da göründü
meyveler soyuyor yüzümün en uzak kıblesinden

demiyorum: biz işimize bakalım yani şu mezarlığa
kaç bin serçe konar düşürdüğüm düşlerden
hesap tutmazsa ben öderim siz bir kerecik olsun ölün
ölçülün mesela kaç metre acıyla uyanıyorsunuz
bana bildirmezseniz kin tutmam hiçbir şey tutmam
cesedimden başka

gelecek olan var mı arkadaşlar açtığım günlerden
.
.
.

Şiiri seviyorum; ölçülü, serbest, divan şiirleri... Ama şiirin amaçsızca olanını değil;kişinin yorgunluğunu, bıkkınlığını, sorunlarını bazen bir vezne sokup bazen de vezinsiz cümleler bütünü oluşturmasından hazzetmiyorum. Şairinden başka kimsenin anlam çıkaramayacağı yazılı ürün benim gözümde şiir kategorisinde olmuyor; kendini şiir kitabı olarak tanıtsa da.
Bütün bunları yazdım, çünkü bu kitap bu cümlelerimin 54 sayfaya yayılmış hali. Kitabı okudum, bitirdikten sonra aklıma düşen tek bir satır (mısra demiyorum, şiire benzetemedim) bulamadım. Hayal kırıklığı yaşadığım bir kitap daha...
Maraşlı genç şairimizin kitabından lezzet alan var mıdır bilinmez ama ben şiir deyince bu ismi anmayacağım sanırım.

Beğenmediğim için pek bir şey yazmadım ama şair ve kitap hakkında ayrıntılı edebiyat eleştirisi okumak isteyenler bu adrese bakabilir.

11 yorum:

Unknown dedi ki...

Bir mim oyunu vardı bende kabul ederseniz topu size attım.

Unknown dedi ki...

bloğunda cevapladım.
sevgilerimle...

ilham perisi dedi ki...

Sanırım yazılanları silmeye çalışırken üyeliğim gitti.Yani mesaj kutusu bloke oldu.
Gizemli kalalım derken sohbetten oldum:))
Sohbet çok güzeldi.
Kovayım yarım kaldı lafımız..

İyi geceler görüşmek üzere yeni bir mesaj kutusunda..
Yeni kod almalıyım çünkü

ilham perisi dedi ki...

yaşlarımız ortada kaldı.Smiley eklenmedi.Kutuyu kaldırdım bende.:))))

Unknown dedi ki...

:-))
görüşürüz...

SERAP dedi ki...

Şiiri üvey evlat gibi kabul ede ede oda bizi dışlar oldu galiba...Şiir tadı almak çok zorlaştı.

Unknown dedi ki...

ne güzel benzetmişsin sevgili Serap, evet şiir tadı almak oldukça zorlaştı...
sevgiler...

400 Darbe dedi ki...

Şiir yazmak yapamıyorsanız şiir yazmadan yazılmalı yazılanlar . Şairinden başkasına birşey anlatmamak .. Bu cümle hem hoşuma gitti hem düşündürdü beni. Şiir'e yeni bir gözle bakmam gerekecek. Tanıtım için teşekkürler..

ilham perisi dedi ki...

Aslında şiir belli bir kalıba sokulamaycak birşey.
Çünkü bazı insanlar sonu kafiyeli şiirlerden hoşlanır.Ve serbest yazılan şiirler sarmaz.Bazı kişilerde kafiye uyumlu şiiri şiir saymaz.
Yada bazıları divan şiirlerinden hoşlanır benim gibi.Yada berceste sever.Ben şiire böyle bakmıyorum.
Şiir resim gibidir bence.Tıpkı bir tuvale bezer.
Üzerine hissettiğin duyguları çiziverirsin.Şiirde öyledir.Hissettiklerin ister hüzün olsun ,ister sevinç,yüreğinden kalemine dökülür.
Resim ve şiir benzer birbirine..

zelebek dedi ki...

herkez şiir yazamaz, çünkü
birincisi; şiir yürekten ve yaşanmışlarla yazılır
ikincisi; doğuştan yetenekli olmak
üçüncüsü;edebiyatı iyi bilmek, yazım kurallarından çok iyi anlayabilmek, yani ders çalışmak bıkmadan usanmadan okumak , okumak...

bir eseri meydana çıkarabilmek emek ister, yürek ister, duygu ister...
duyguyu veremeyenler, hissetmeden yazanlar vardır...bir adama bakarlar, bir fotografa bakarlar
ya da bir olaya yazarlar...

söyleyecek öyle çok şeyim var aslında bu konuda ama burada çok uzattım galiba...bunun için yenı bir forum açalım derim....

şiir yazarken ağlamalı, yüreği hissetmeli, içi acımalı...işte o zaman nefis şiirler çıkar ve de okuyucuya yaşatır...

sevgilerimle...

Unknown dedi ki...

sevgili Birgül, katılıyorum dediklerine ama ben bu şairin şiirini daha çok muhteva açısından değerlendirdim, anlamsız buldum.

sevgili zelebek, hoş geldiniz...
şiir üzerine söylediklerinize katılıyorum. her zaman güzel yorumlarınızı beklerim.
sevgiler...