BAY MUANNİT SAHTEGİ'NİN NOTLARI
Vüs'at O. Bener
Okumayı uzun zamana yaydığım - kesinlikle kitabı çok sıkıcı bulduğumdan- ilgili yayınevinden çıkan kitapları incelerken rastlayıp ismine aldandığım, bir de kendisi gibi yazar olan kardeşi Erhan Bener'in kendimce referansıyla -halbuki ne alâka!- yanılgıya düştüğüm bir kitap.
Muannit Sahtegi takma adının anlamı "inatçı sahtekâr"mış. Enteresan ve hoş...
Yazarın anlattıklarından ziyade kullandığı dil dikkatimi çekti. Okuyucuyu zorlayan yeni türetilmiş kelimelerle, anlatım fazla yorucu ve karışık bir hale bürünmüş. Fosilleşmek yerine kullanılan "taşıllaşmak", sözlükte karşılığını bulamadığım "ilengen,ilezelik, kızagülmek, burundurmak, ayrımdalık" gibi farklı kelimelerin bolluğunda, aykırı bir dille yazılmış kitap.
Kitap, Muannit Sahtegi adında alkol düşkünü ve aklında intihar fikriyle dolaşan yaşlı bir adamın uzaklara giden kızına yazdığı mektuplar, daha doğrusu notlardan oluşuyor. Kitabın arka kapağında şöyle diyor:
"Kendi yaşamını otobiyografi biçimine sahip bir kurmaca olarak mı sunuyordur Bener, yoksa otobiyografiyi andıran bir kurmaca mı yazıyordur Muannit'te, belli değildir bu."
Vüs'at O. Bener
Okumayı uzun zamana yaydığım - kesinlikle kitabı çok sıkıcı bulduğumdan- ilgili yayınevinden çıkan kitapları incelerken rastlayıp ismine aldandığım, bir de kendisi gibi yazar olan kardeşi Erhan Bener'in kendimce referansıyla -halbuki ne alâka!- yanılgıya düştüğüm bir kitap.
Muannit Sahtegi takma adının anlamı "inatçı sahtekâr"mış. Enteresan ve hoş...
Yazarın anlattıklarından ziyade kullandığı dil dikkatimi çekti. Okuyucuyu zorlayan yeni türetilmiş kelimelerle, anlatım fazla yorucu ve karışık bir hale bürünmüş. Fosilleşmek yerine kullanılan "taşıllaşmak", sözlükte karşılığını bulamadığım "ilengen,ilezelik, kızagülmek, burundurmak, ayrımdalık" gibi farklı kelimelerin bolluğunda, aykırı bir dille yazılmış kitap.
Kitap, Muannit Sahtegi adında alkol düşkünü ve aklında intihar fikriyle dolaşan yaşlı bir adamın uzaklara giden kızına yazdığı mektuplar, daha doğrusu notlardan oluşuyor. Kitabın arka kapağında şöyle diyor:
"Kendi yaşamını otobiyografi biçimine sahip bir kurmaca olarak mı sunuyordur Bener, yoksa otobiyografiyi andıran bir kurmaca mı yazıyordur Muannit'te, belli değildir bu."
/Orhan Koçak
Ölüm izleği sadece bu kitapla sınırlı değil, yazarın eserlerinde önemli yer tutuyormuş. Yazar hakkında yaptığım kısa araştırmada, yazarın genç yaşta doğum sırasında kaybettiği ilk eşi ve doğumdan sonra yaşatılamayan çocuğunun da etkisi varmış bu yönelişte.
"...Tamam canlar. Soyu Sahtegi, muannittir ve tepeden tırnağa ittir, def olur gider, mağarası bol bir yerlere, gidemese de gittiğini varsayar. Canına kıyamaz, o kesin." (syf: 13)
Yapı Kredi Yayınları, basım yılı 2006 (ilk basım 1991), 81 syf.
Ölüm izleği sadece bu kitapla sınırlı değil, yazarın eserlerinde önemli yer tutuyormuş. Yazar hakkında yaptığım kısa araştırmada, yazarın genç yaşta doğum sırasında kaybettiği ilk eşi ve doğumdan sonra yaşatılamayan çocuğunun da etkisi varmış bu yönelişte.
"...Tamam canlar. Soyu Sahtegi, muannittir ve tepeden tırnağa ittir, def olur gider, mağarası bol bir yerlere, gidemese de gittiğini varsayar. Canına kıyamaz, o kesin." (syf: 13)
Yapı Kredi Yayınları, basım yılı 2006 (ilk basım 1991), 81 syf.
5 yorum:
Okumaya başlayınca bıraktığım çok az kitap vardır.Sende bırakamıyorsun dimi?Aslında dünkü postun altına "kitap istiyorum" diye haykıracaktım ama kalp kalbe karşıymış.
Rana'nın okul maceralarını bekliyoruz bu arada.O güzel gözlerinizden öperim.
merhaba Serap, dediğin gibi ben de hoşlanmasam da başladığım kitabı bitirmeye çalışıyorum, tabi okumayı uzun zamana yayarak.
:-) Sen de denemelisin. Arada film izleyip yorumlamak da güzel oluyor. Gerçi senin de vardı film yorumların yanlış hatırlamıyorsam. Agatha Christie okumayı seviyorsun, eminim filmlerini de seversin.
Bu arada yakında Alfred Hitchcock serisi yapmayı planlıyorum :-)
Rana için heyecanlanıyorum, alışma haftasını biz değerlendiremedik çünkü öğretmen yoktu, atanacakmış. Yani Pazartesi başlıyoruz biz de.
Eylül'ün maceraları çoktan başlamış bile :-)
teşekkürler, sevgilerimle...
Merhabalar. Ziyaretiniz ve yazımı beğendiğiniz için teşekküre geldim. Sağlıcakla kalın...
Merhaba Seker Kiz,
Yine muzigin, sayfa dekorunla buyuledin beni...
Yakininda olmak, su okunanlari bir cay esliginde paylasmak ne guzel olurdu dedim yine...
Ben de basladigim kitabi mutlaka bitirmeliyim diyenlerdenim ama bazen imkansizlasabiliyor dogrusu.
O zaman atlaya atlaya son soze ulasiyorum. Son sozu duymadan terk etmemek de fayda var kitaplari ve dostlari....
Sevgilerimle...
Merhaba uzun bir aradan sonra...
Teşekkür ederim güzel sözlerin için.
Evet, gerçekten güzel olurdu. Belki bir gün o da olur :-)
Atlaya atlaya sonuna geldiğim kitaplar nadir de olsa oluyor bende de. Yalnız atlarken de üzülüyorum biliyor musun :-) Kitaba haksızlık yapmışım gibi geliyor.
Sevgiler...
Yorum Gönder